Ev Satın Alırken Bunlara Dikkat Etmezseniz Canınız Yanabilir--

Uzun zamandır biriktirdiğiniz paranızı yatırıma döndürmek veya kiradan kurtulmak için bir ev satın almaya karar verdiniz. Ya hata yaparsanız? Onca birikim ile satın aldığınız evden ya zarar ederseniz? Ya istediğiniz gibi bir ev değilse?

Sizin için mükemmel gibi görünen bir ev belki hiç de yaşamak istemeyeceğiniz bir beton yığını olacak. Nereden bileceksiniz ki? Dört duvar satın almıyorsunuz. Ömrünüzü geçireceğiniz bir yapı alıyorsunuz aslında. Bu nedenle ev alırken dikkat etmeniz gereken noktalarla ilgili bilgi sahibi olmanız gerekiyor. Gözden kaçırmamanız gereken bu noktalarla ilgili bilgiler vereceğiz.

Bir ev satın alma kararını hayata geçirmek için bir çok farklı konuya dikkatli bir şekilde yaklaşmanız gerekiyor. Kısaca sıralamak gerekirse;

Gerçekten nerede yaşamak istiyorsunuz?
Sizin için gerekli lokasyonda mı?
Yeteri kadar odası var mı?
Bina fiziki olarak sağlam mı?
Bulunduğu mahalle veya semt sessiz mi?
Güneş ışığı alıyor mu?
Elektrik tesisatı yeni mi?
Zararlı böceklerle ilgili bir geçmişi var mı?
Yakınlarında sizi etkileyecek bir çalışma var mı?
Ailenizin sahip olduğu sayıda otomobil park yeri var mı?
Doğal afetlerle ilgili risk durumu nedir?
Aidat durumu nedir?
Tapu ile ilgili sınırlarında sorun var mı?
Tadilata ihtiyacı var mı?

Şimdi bu maddeleri tek tek inceleyelim;

Satın aldığınız evin muhiti gerçekten de yaşamak istediğiniz yer mi?

Fiyatı düşük evlerde oturmak günümüz şartlarında anlaşılabilir ve herkes tarafından aranabilir bir koşul olabilir. Ancak ucuza kaçayım derken istemediğiniz, size uygun olmayan bir muhitte oturmak size stres kaynağı olarak yetip artacaktır. Oturduğunuz evin yakınlarındaki dükkanlar, marketler, okullar ve belki de en önemlisi suç oranı tekrar tekrar gözden geçirmeniz gereken bir detay.

Size gerekli olan yerlere yakın mı?

Burada karşımıza çıkan en önemli madde işyeri olacaktır kuşkusuz. Elbette çocuğunuzun okuluna yakın olması da gereklidir. İhtiyaç duyduğunuz tüm zorunlu lokasyonlara yakın olan evler seçmek sizi yol stresinden kurtaracağı gibi yolda geçireceğiniz zaman ve maddi kayıpların da önüne geçecektir. Ev, sizin için önemli olan tesislere yakın mı? İş yerine yürüme mesafesinde bir ev ve her gün yürüyerek işe gelip gitmek. Ne hoş fikir değil mi?
Bu mümkün değilse o zaman en kolay ulaşım şekliyle gelip gidebileceğiniz evlere bakmanız sizin için daha stressiz bir yaşamın kapılarını aralayacaktır.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye´de ortalama yaşam süresi 75 yıl. Araştırmacılar günlük harcanan süreyi esas alarak bu yıl değeri ile ortalama bir çalışma yapmışlar. Ortaya çıkan sonuçlar şaşırtıcı;

Hayatımızın 4,3 yılı araba kullanarak geçiyor. Bu süre içinde de aya 3 kere gidip gelebilecek kadar yol katediyoruz ve ömrümüzün 32 ayı trafikte geçiyor.

Hal böyleyken satın alacağınız evin konumu çok büyük önem kazanıyor.

Evde yeteri kadar oda veya bölüm var mı?

Bu size ilk bakışta çok önemli değil gibi görünebilir. Ancak kullanışlılık açısından bu detaya önem vermeniz gerekiyor. Bir çok kişi ihtiyacı olmadığı halde daha büyük evlerde oturma gereksinimi duyuyor. Ancak satın alıp oturmaya başladıktan sonra temizliğinden ve düzeninden dert yanar hale gelmeye başlıyorlar. Hali hazırda oturduğunuz (ailenizin evi veya kiralık olarak oturduğunuz ev) evin kullandığınız bölümlerin metrekarelerini tek tek ölçerek bir kağıda yazın. Bu ölçüm sırasında o odanın size yetip yetmediğini de dikkate alarak yapmalısınız bunu. Örneğin hali hazırda kirada oturduğunuz evin oturma odası 25 metrekare ve size küçük geliyor. Misafir odası 40 metrekare ama hiç misafiriniz gelmiyor (ya da çok az geliyor).

İşte bu basit detaylarla yeni almayı düşündüğünüz evin metrekaresi veya oda sayısı ile ilgili bir fikir ortaya koyabilirsiniz. Bu size büyük bir maliyet kaleminden kurtulma şansı verebilir. 2 oda 1 salon bir ev size yetecek iken 4 oda 1 salon ev almak hem ekstra maliyet hem de oturma süresi boyunca ekstra zahmet olarak yansıyacaktır.

Hemen hemen hiç bir mecrada karşılaşamayacağınız küçük bir tüyo. Yatak odası ile oturma odasının birbirine olabildiğinde yakın olan bir ev seçmeye çalışın. Gece televizyon izlerken uykunuz gelip de yatağa gitmeye niyetlendiğinize yatak odasına gidene kadar uykunuzun kaçmasından daha tatsız bir şey yoktur herhalde.

Bina deprem yönetmeliğine uygun mu? Sağlam mı?

Ülkemizin tarihi boyunca unutamayacağı 1999 Körfez Depreminden sonra yürürlüğe alınan Deprem Yönetmeliği, çıkışından sonra yapılan bir çok konut için temel kriter konumundadır. Hali hazırda sıkı şekilde uygulanan ve 2006 yılında yürürlüğe giren yönetmelik gereği artık binalar daha denetimli ve sağlam şekilde inşa edilebiliyor. Satın alacağınız evin deprem yönetmeliğine uygun olarak yapılıp yapılmadığını tespit etmek zaten bu madde ile ilgili işinizin neredeyse tamamını halletmeniz demek. Bu noktadan sonra evin diğer fiziki özelliklerini kontrol edebilirsiniz. Çatısı akıyor mu, su sızıntısı veya akıntısı oluyor mu gibi sorulara cevap arayabilirsiniz.

Evin bulunduğu yer sessiz bir yer mi?

Evin bulunduğu cadde veya sokağın gece ve gündüz trafik durumuna dikkat etmelisiniz. Gündüz sessiz sakin olan bir yer geceleyin bir gürültü canavarına dönüşebilir. Bu noktada binada oturan diğer komşuların da durumları önem kazanıyor. Gürültücü bir üst komşu tatsız durumlara yol açabilir. Evin etrafında bulunan halka açık yerleri iyi analiz etmeniz gerekiyor. Yakın yerlerde kafe, kahvehane, eğlence mekanı, okul gibi toplu şekilde durulan yerler var mı? Trafik akışı nasıldır. Gece mi yoğundur, gündüz mü? Her birine ayrı ayrı dikkat etmeniz sakin bir evde oturmak için gereklidir.

Gün ışığı, güneş ışığı alıyor mu?

Türk geleneklerinde bu madde çok kısa ve net şekilde özetlenmiştir aslında. Güneş girmeyen eve doktor girer. Hakikaten de güneşin girmediği -Türkiye için- kuzey cephe evlerde büyük sıkıntılar yaşayabilirsiniz. Öncelikle ısınma konusunda maliyetlerin artması ve buna rağmen iyi ısınamamak büyük bir soruna dönüşebilir. Ayrıca güneş ışığının verdiği pozitif psikolojik enerjiden de mahrum kalmak cabası. Siz siz olun fiyatına bakıp da kuzey cephe ev almayın. Şartlarınızı biraz daha zorlayarak güneş gören bir ev almak en mantıklısı olacaktır.

Evin görünmeyen detaylarına mutlaka bakın

Bu da nesi demeyin. Su basıncının düşük olduğu ve bu nedenle çamaşır makinenizi günün her saati çalıştıramadığınız bir evde oturmak istiyorsanız o başka.
Bir çok kişinin göz ardı ettiği bu detaylar aldığınız evdeki yaşamı size zehir edebilir büyüklükte sorunlar yaratabilir.

Elektrik tesisatı, su tesisatı, su basıncının durumu (yıllık bazda), sıcak soğuk su sistemi, havalandırma sistemleri, ısıtma soğutma sistemleri ve güneş enerjisi sistemleri gibi detaylar kesinlikle göz ardı etmemeniz gereken detaylardır.

Evinizi böceklerle paylaşmak istemezsiniz. Dikkat.

Bu madde ile ilgili mutlaka bir uzmandan yardım alın. Kendi başınıza etrafa bakarak “hımm ! burada böcek yok” demeniz bir işe yaramayacaktır. Bu minik yaratıklarla ilgili mutlaka bir uzman ile kontrol edilerek var olup olmadıkları tespit edilmeli ve ona göre önlemler alınmalıdır.

Yakın bölgenizde muhtemel çalışmalar nelerdir?

Bir çok bina sahibinin dert yandığı konulardan biri de evin satın alınmasının ardından etrafına yapılan yapılar. “Eviniz harika. Sabah güneşi yatak odanıza doluyor. Ne kadar mutlusunuz. Her şey çok güzel. Hayat böyle sürerken bir sabah bakıyorsunuz evinizin önüne yeni bir temel kazılıyor. Bir bina daha geliyor. Gitti sabah güneşi. Artık eviniz güneş görmeyen bir ev.” İşte böyle bir kötü durum yaşamamak için satın alacağınız evin en yakın yerinden başlayarak sizi etkileyecek kadar ilerisindeki boş arazilerle ilgili neler yapılacağı ile ilgili bilgi sahibi olmaya çalışın. Bugün satın aldığınız evin yanına 3 sene sonra bir eğlence mekanının yapılması gece uykularınızı sekteye uğratabilir.

Ev alma otopark al !

Günümüz endüstri toplumu artık arabasız adım atamaz hale geldi. Bir mahallede bir arabalı günlerden her ailede 2 belki 3 arabalı günlere geldik. Ailenizde kaç araba var ise o kadar arabayı koyabileceğiniz bir park yeriniz var mı? Ev alırken sorulması gereken önemli sorulardan biri daha. Özellikle yüksek katlı binalardaki nüfus ve araç yoğunluğu bu konuda ev sahiplerine büyük sıkıntılar yaşatıyor. Bir çok belediyenin otopark ile ilgili müteahhitlere yaptırım uygulamaması size park sorunu olarak geri dönüyor.

Deprem, sel gibi doğal afetlere karşı konum önemli

Türkiye´nin oransal olarak çok büyük bir kısmı 1.ci derece deprem kuşağında yer alıyorken depremi göz ardı etmek büyük bir hata olacaktır. Ancak yapılan asıl büyük hata sadece deprem ile ilgili farkındalık oluşturulması. Doğal afet kapsamına girebilecek diğer risklere karşı da evin durumu değerlendirilmelidir. Evin bulunduğu zemin eski bir dere yatağı olabilir. Muhtemel aşırı yağış durumunda evinizi su basması işten bile değildir. Bu nedenle evin bulunduğu yerin coğrafi olarak da analiz edilmesi gereklidir.

Aidatlar canınızı sıkabilir

Evin satın alıp içine oturmakla bitmiyor genellikler masraflarınız. Sürekli masraflardan olan aidatlar bazı yerlerde neredeyse yarı kira parası gibi karşınıza çıkabiliyor. Bu detayı da gözden kaçırmamanız sizin için yararlı olacaktır

Resmi sınırlara dikkat
.
Satın aldığınız bir evin tapu sınırları ile ilgili sonradan sorun çıkmaması için bir harita mühendisi ile basit bir çalışma yapabilir ve işinizi sağlama alabilirsiniz. Resmi tapu sınırlarını belirlemek özellikle bahçeli ev alacaklar için önemli bir detay konumundadır

Evde bir tadilat ihtiyacı var mı?

Evi satın aldığınız şekilde kullanabilecek misiniz ya da bir yenileme, elden geçirme işlemi yapacak mısınız? Eğer bir tadilat söz konusu ise bu tadilatın maddi boyutunu incelemek ve detaylıca maliyet analizini yapmak gerekiyor. Elinizdeki para yetmeyecekse o tadilata kalkışmanın da bir anlamı olmayacaktır. Sıfır evler için geçerli olmasa da ikinci el evler satın alacaksanız bu detayı da göz önünde bulundurmalısınız.